20 Ocak 1921'de T.B.M.M'de Teşkilat-ı Esasiyye Kanunu'nun kabul edilmesi ve 1 Kasım 1922'de de hükümranlık hakkının kayıtsız şartsız millette olduğu ve halk hükumeti idaresinin kabullenildiğinin ilan edilmesi, saltanatı şeklen kaldırmış oluyordu.
Buna rağmen Sultan VI. Mehmed (Vahdeddin) padişahtı. İtilaf devletlerinin İstiklal Savaşı'nın kazanılmasından sonra T.B.M. Meclisi ile birlikte İstanbul hükumetini de Lozan Konferansı'na çağırmaları, bu ikiliğe bir son verme çarelerini de birlikte getirdi. 30 Ekim 1922'de yapılan bir Meclis toplantısıyla Osmanlı İmparatorluğu'nun dağıldığına ve yeni bir Türkiye Devleti'nin kurulduğuna karar verildi.
Nihayet 31 Ekim günü Meclis'in Müdafaa-i Hukuk grubu da toplanarak artık saltanatın kaldırılmasının gerektiğine karar verildi. Bu önerge 1 Kasım 1922'de Meclis'e sunularak yapılan uzun tartışmalardan sonra hilafet kalmak üzere saltanat kaldırıldı. İstanbul hükumeti de istifa ederek İstanbul'un yönetimini Ankara'ya bıraktı. Vatana ihanetle suçlanan Vahdeddin Malaya adlı İngiliz gemisiyle vatanı terk etmek zorunda kaldı (17 Kasım 1922).
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.