Hun-Çin İpek yolu Ticaret Mücadelesi, ipekyolu mücadelesi, ipekyolu hun çin mücadelesi
İpek Yolu Mücadelesi Başlangıçtan beri, kuzey-güney istikametinde cereyan eden Hun-Çin mücadelesi, M.Ö. II. yüzyılın ikinci yarısından sonra doğu-batı şeklinde birden yön değiştirmiştir. Bunun başlıca sebebi, Hunların elinde bulunan zengin İpek Yolu'nu Çin'in ele geçirmek istemesidir. Öte yanda, bu tarihte Hun-Çin mücadelesinin sadece yönü değil, mahiyeti de değişmiştir. Hun akınları karşısında önceleri devamlı savunmada olan Çinliler, M.Ö. II. yüzyılın sonlarına doğru savunmayı terk edip, tıpkı Hunlar gibi saldırıya geçmişlerdir.
İpek Yolu'nun önemini ilk defa kavrayan ve dikkatlerini bu yol üzerine çeviren Çin hükümdarı, Wu-ti'dir. Wu-ti, İpek Yolu'nun geçtiği memleketleri tanımak ve bu memleketlerde oturan kavimlerle işbirliği yapma imkanını araştırmak üzere yüksek rütbeli bir subay olan Çang Kien'i görevlendirdi (M.Ö. 139). Bu casus, gizli görevini yaparken Hunlar tarafından yakalanarak, on yıl gibi uzun bir süre göz hapsinde tutuldu. Bir ara kaçmayı başaran Çinli casus, İpek Yolu'nu takip ederek, önce Vu-sunların, sonra Yüe-çilerin yanına gitti. Hunlardan çok korkan her iki kavmi de Çin ile işbirliği yapmaya ikna edemedi. Çang Kien, geri dönerken tekrar Hunlar tarafından yakalandı. Fakat, bu defa tutsaklık uzun sürmedi. Bir fırsatını bulup kaçarak, Çin'e döndü. Çang Kien, on yıl içinde edindiği bilgileri bir rapor haline getirerek, imparatora sundu. Bu rapor, bundan böyle Çin'in batıya doğru yayılma politikası için başlı başına bir kılavuz oldu.61 Bundan sonra Çin imparatoru, Hun tarzında oluşturduğu 140 bin kişilik ordusunu harekete geçirerek, İpek Yolu üzerindeki ülkeleri ve şehirleri istilâ etmeye başladı. Böylece, Cungarya, Tanrı (T'ien-shan) dağları, Turfan, Kuça ve Yarkent gibi Hunlara ait topraklar birer birer elden çıktı.
Bu durum, Hun devlet gelirlerinde büyük kayıplara yol açtı. Çünkü Hunlar, İpek Yolu'nu kullanan tüccarların kazançlarının bir kısmını geçit ve koruma vergisi olarak hazinelerine almaktaydılar. Ayrıca, Çin'den hediye adı altına sağlanan giyecek ve yiyecek maddeleri de birdenbire kesildi. Öte yandan, gittikçe artan ekonomik darlık, Hun birliği içindedeki boyların devlete olan bağlılıklarını zayıflatmakta ve azaltmaktaydı. Hunların durumunu adım adım izleyen Çin, pusuda avının olgunlaşmasını bekliyordu.
NOT: Bu ilgili makale, Genel Türk Tarihi Ansiklopedisi'nin I. Cildinde bulunmakta ve Prof. Dr. Salim KOCA'nın "Büyük Hun Devleti" adlı makalesinden bilgiler size sunulmuştur.
Bu sayfada yer alan bilgilerle ilgili sorularınızı sorabilir, eleştiri ve önerilerde bulunabilirsiniz. Yeni bilgiler ekleyerek sayfanın gelişmesine katkıda bulunabilirsiniz.